Amerika

2012 Amerika başkanlık yarışında sadece 4 Cumhuriyetçi aday kaldı: Mitt Romney, Rick Santorum, Newt Gingrich ve Ron Paul. Bugüne kadar 10 eyalette yapılan ön seçimlerde Romney toplam 163, Santorum 83, Gingrich 32 ve Paul 19 delege kazandı. Cumhuriyetçi Parti'nin başkanlık adayı olabilmek için, bir adayın toplam 2286 delegeden 1144'unu kazanması gerekiyor.

En son seçimler 28 Şubat'ta Arizona ve Michigan eyaletlerinde yapıldı. Özellikle Michigan ön seçimleri Romney ve Santorum için çekişmeli geçti. Yılın başında Romney Michigan'da tercih edilen aday olduğu halde, seçimlerden iki hafta önce yapılan kamuoyu yoklamalarında, Santorum ve Romney'nin destek oranları aynı düzeydeydi. Bir çok kişi, Santorum'ün son andaki popülerliğini, Romney'e göre daha muhafazakar olmasından kaynaklandığını düşünüyor. Bu nedenle Michigan ön seçimleri iki grup içinde önemli bir yarıştı. Sonunda Arizona'da güçlü bir şekilde, daha küçük marjinle de olsa Michigan'da da Mitt Romney kazandı.

Romney için bu galibiyet ona şimdiye dek sıcak bakmayan işçi sınıfı ile ilişki kurabildiğini gösteriyor. Romney'nin avantajı bu eyalette büyümüş olması ve babasının sevilen bir eski eyalet valisi olması. Aynı nedenlerle burada yenilmesi kampanyası için yıkıcı olabilirdi. Santorum ise, yeni bulduğu momentumunu 10 eyaletin ön seçimlerinin olduğu 6 Mart "Süper Salı" günü öncesi kaybedebilir.

Florida ve Nevada'da ard arda iki galibiyetten sonra, Romney 7 Şubat'ta Santorum'a Colorado, Minnesota ve sembolik bir şekilde Missouri'de kaybetti (Missouri'den son sonuçlar 17 Mart'ta belli olacak).  Romney kampanyasının zayıf noktası, özellikle muhafazakar seçmenler arasında destek görmemesi. Bu kişilerin desteğini almak ve partiyi birleştirmek onun en önemli hedefi. Romney ortaya alternatif bir ekonomik plan sunduğu halde, bazı Cumhuriyetçiler Obama ile arasındaki farkı daha açık bir şekilde göstermek için, daha basit ve cesur planlara ihtiyacının olduğunu söylüyorlar.

Başkan Barack Obama'nın yeniden seçilme kampanyası şimdiye dek daha iyi bir seçilme şansı olduğuna inandıkları için Romney'e odaklanmıştı. Romney'i politikasını değiştirdiği ve orta sınıfa uzak göründüğü için eleştirdiler. Santorum'un popülerliğinde olan hızlı artış dolaşıyla, Obama ekibi Santorum'a zayıf noktalarını bulmak ve taktiklerini değiştirmeye gerek var mı diye daha dikkatle bakmaya başladı. Obama'nın 28 Şubat'ta United Auto Workers'ta yaptığı  konuşma şimdiye dek seçim kampanyasına en yakın konuşması oldu. Obama'nın ikinci kez kazanması için Amerikalıları büyük zorluklarla başa çıktığını ve sonunda bazı problemleri elediğini ikna etmesi gerekiyor. Ekonomi büyümeye devam ettikçe Obama daha küçük örneklerle, mesala konuşmasında ele aldığı araba endüstrisini kurtarma konusu gibi, başarılarını "söz verdim, sözümü tuttum" diye göstermesi gerekiyor.

Bu sırada, yakın zamanda yapılan iki yoklamaya göre, Newt Gingrich Amerikan politikasının en sevilmeyen kişisi çıktı. 13 Şubat'ta yapılan CNN/Opinion Research yoklamasına göre Amerikalıların %63'u Gingrich'ten hoşlanmıyor. 15 Şubat'ta yapılan CBS News/New York Times yoklamasında benzer bir şekilde Amerikalıların % 54'u Gingrich'e olumsuz gözle bakıyor.

Tek bir eyaleti bile kazanamayan Ron Paul, performansını aynı düşük seviyede devam ettiriyor. Kazanmaya en yakın Maine'de olan Paul, adaylığına destek bulmakta başarısız olmaya devam ediyor.

Medyada çok dikkat çekmeyen iki ucuncu parti adayı, bağımsız Buddy Roemer ve liberter Gary Johnson, 2012 başkanlık yarışına devam ediyorlar.

Kaynak: TÜSİAD US Bülteni

Başkan Barack Obama, nükleer silah yapması halinde İran’a askeri müdahale konusunda ciddi olduğunu söyledi. Başkan, Amerikan Atlantic dergisine verdiği demeçte İran konusunda askeri eylem de dâhil olmak üzere her seçeneğin masada olduğunu belirtti.

Amerika Başkanı olarak kimseyi boş sözlerle oyalamayacağını belirten Başkan “Blöf yapmadığımı İsrail hükümeti de biliyor” dedi.

Bazı uzmanlara göre, İsrail’in nükleer silah programını sekteye uğratmak için İran’a saldırması tüm bölgeyi savaş alanına çevirebilecek.

Amerika da hem bundan kaygı duyduğundan hem de İsrail’in baskısıyla İran’ın nükleer silah sahibi olmasını önlemek istiyor. Ancak bu hedefe askeri yolla değil yoğun diplomatik ve ekonomik baskı ve yaptırımlarla ulaşmak istiyor.

Başkan Obama Pazartesi günü Beyaz Saray’da İsrail başbakanı Binyamin Netanyahu ile son gelişmeleri görüşecek.

Uluslararası Atom Enerji Kurumu, geçen hafta, nükleer programı konusunda Tahran hükümetiyle büyük görüş ayrılıkları olduğunu bildirmişti.
 

Michael Bowman, Washington (VOA) - Önümüzdeki aylarda ABD'de benzin fiyatlarındaki artışın devam etmesi mümkün. Bu da Amerikalılar’ı ciddi şekilde kaygılandırıyor. Amerika’da benzin fiyatlarının tırmanması, tüketicileri kızdırdı. Ekonomistler de fiyat artışının zaten kırılgan olan ekonomik düzelmeye zarar vermesinden korkuyor. Amerika’nın Sesi muhabiri Michael Bowman’a göre, petrol fiyatlarındaki dalgalanmalar, seçim yılında halkın siyasi tercihini etkileyebilecek konuların başında geliyor.

Amerika’da geçen ay benzin fiyatları bazı yerlerde yüzde 20 oranında arttı, sürücüler benzin istasyonlarında pahalılıktan şikayet ediyor.

Bir sürücü, benzin fiyatının durmadan artmasının rahatsız edici olduğunu, depo doldurmanın maliyetinin her geçen gün yükseldiğini söylüyor.

Bir başkasına göre, fiyat artışı “soygunculuk”.

Miami’de benzin istasyonu işleten Juan Diaz, müşterilerin şikayetlerini haklı buluyor: "Bütün sürücüler durumdan şikayetçi. Depolarını doldurmak için bütçelerini zorluyorlar."

Spekülatörler dünyanın en büyük ham petrol üreticilerinden İran’la gerginliğin tırmanmasını ve Amerika’da ekonomik düzelmenin enerjiye talebi arttıracağını düşünerek fiyatları yükseltti. Amerika’da petrol üretimi artmış durumda ancak ham petrolü benzine çevirme kapasitesinde artış yok.

Cumhuriyetçiler, durumdan, Kanada’dan gelecek bir petrol boru hattı inşasını reddederek yeni petrol arama çalışmalarını sınırlayan Başkan Obama’yı sorumlu tutuyor. Senato Azınlık Grup lideri Mitch McConnell da bunlardan biri.McConnell şunları söylüyor: "Şu an benzin fiyatları, Başkan göreve geldiği zamankinden yüzde100 daha fazla. Amerika enerji zengini bir ülkeyken bu sıkıntıyı çekmek anlamsız. Mevcut kaynaklarımızdan yararlanma zamanı çoktan geldi."

Başkan Obama’ya göre, muhalefet, seçim yılı politikaları nedeniyle fırsatçı davranıyor ve petrol arama çalışmalarını arttırma konusuna dar görüşlü yaklaşıyor:

Obama, farklı enerji kaynaklarını teşvik kampanyasını sürdürüyor ve şöyle konuşuyor: "Amerikan enerji yelpazesindeki, petrol, doğal gaz, rüzgar, güneş, nükleer, biyoyakıt dahil bütün kaynaklarla sürdürülebilir bir strateji izlemeliyiz. Araçlarımızda daha az benzin ve mazot kullanmamızı sağlayacak teknolojiler geliştirmek zorundayız."

Yüksek benzin fiyatlarından herkes şikayetçi değil. Otomobil galerilerinde yakıt tasarrufu sağlayan araçlara talep büyük ölçüde artmış durumda.California'da Chevrolet marka araç satan Troy Pelz, satışların artmasından çok memnun: "Bu hafta çok iyi satış yaptık, son beş gün içinde satışlarımızı geçen haftanın üç katına çıkardık."

Önümüzdeki aylarda benzin fiyatlarındaki artışın devam etmesi mümkün. Bu da yaz tatili için plan yapan Amerikalılar’ı ciddi şekilde kaygılandırıyor.
 

Amerikalı bankalar için geçen yıl 2006 yılından bu yana en karlı yıl oldu. Federal Mevduat Sigorta Fonu (FDIC) yaptığı açıklamada, bankaların geçen yıl son çeyrekte karının 26,3 milyar dolara çıktığını, 2011 yılının tamamı için ise 119,5 milyar dolar olduğunu bildirdi. Böylece bankaların 2011 yılı karları önceki yıla göre yüzde 40 arttı ve beş yılın en yükseğine ulaştı.

Açıklamaya göre, ABD'de bu yıl 11 banka iflas etti. Geçen yıl iflas eden banka sayısı 92 ve önceki yıl 157 olmuştu.

Banka iflaslarının FDIC'ye maliyeti 2010 yılında 23 milyar dolar olurken, geçen yıl bu rakam 7,9 milyar dolara geriledi.

FDIC'nin sorunlu banka listesindeki banka sayısı geçen yıl dördünce çeyrekte 813'e düştü. Geçen yıl üçüncü çeyrekte bu rakam 844 olarak kayıtlara geçti.

FDIC Başkan Vekili Martin Gruenberg, bankacılık sektörünün kredileri artırmak yoluyla ekonomiye destek anlamında daha iyi bir konumda olduğunu söyledi.

Gruenberg, ancak sorunlu varlıklar ve bankalar seviyesinin hala yüksek olduğunu, ekonomi toparlanma işaretleri gösterirken aşağı yönlü risklerin kaygı kaynağı olmayı sürdürdüğünü ifade etti. AA