GİRİŞİMCİYE İPUÇLARI

Star InactiveStar InactiveStar InactiveStar InactiveStar Inactive

2023 hedeflerine ulaşılmak isteniyorsa mutlaka ABD pazarında olunması gerektiğini kaydeden TUSKON Başkanı Rızanur Meral “İş dünyasının öncelikle Amerika’yı New York ve Chicago’dan ibaret görmemesi gerekiyor. Burası artık doymuş bir pazar. Diğer eyaletlerde ciddi iş fırsatları bulunuyor. Bir çok şirket kriz sonrasında zora girdi. Bu fırsatları değerlendirmek gerekiyor” dedi. Bu yıl 23 ayrı heyetle ABD’nin çeşitli bölgelerine ziyaret yapacaklarını kaydeden TUSKON Başkanı Meral, şunları söyledi:


 


Anadolu’dan iş yapmak isteyen çok

“ABD dünyanın en önemli en büyük pazarı. Burada var olmak istiyorsak farkındalık yaratmalıyız. Son birkaç yıldır yoğunlayaşan temaslarımızda bu amaca odaklandık. 2023 hedeflerine ulaşabilmemiz için ABD pazarında mevcut olmamız gerekiyor. Anadolu’daki bir çok KOBİ Amerika ile ticaret yapmak istiyor. Bu KOBİ’lerin en büyük sorunu da iletişim. Eyaletlerdeki iş fırsatlarını üyelerimize anlatacağız. Sektörel bazda yaptığımız analizleri işadamlarımızla paylaşacağız.” Sohbet toplantısında Kansas ziyaretinde yaşanan şu anekdot da paylaşıldı: “Kansas’taki ziyarette görüştüğümüz yerel bir senatör yıllardır yabancı işadamlarının Kansas’ın üzerinden uçarak New York, Washington ve Kaliforniya’ya gittiğinden yakındı ve Türk işadamlarına ‘Siz üzerimizden geçmeyip uçaktan atlayan ilk iş adamlarısınız’ diyerek teşekkür etti.”

Amerikalı şirket  1.200’e ulaştı

TÜRKİYE ile Amerika arasındaki ticari ilişkiler son 4 yılda hızla arttı. Amerikalı şirketler kriz sonrasında rotayı Türkiye’ye çevirdi. 2007 yılında Türkiye’de 800 şirket faaliyet gösterirken bu rakam 2012 yılında 1.200’e ulaştı. 4 yılda 400 Amerikalı şirket Türkiye’yi tercih ederken, gayrimenkul sektörüne ilgi arttı. 1.200 şirketin Türkiye’deki yatırımları ise 6 milyar doları geçti. İki ülke arasındaki ticari ilişkiler de 4 yılda yüzde 100’den fazla artarak 21 milyar dolara ulaştı. Ekonomik kriz sonrası ABD’li şirketlerin gelişen pazarlara yöneldiğini söyleyen TUSKON Yönetim Kurulu Başkanı Rızanur Meral, şöyle konuştu: “Ülkede yabancı yatırımların artması için imajın yükselmesi gerekiyor. İmajı yükselen ülkeler de şirketler tarafından cazip pazarlar haline geldi. Türkiye bu ülkelerin başında geliyor. Ekonomik kriz sonrası bir çok Amerikalı şirket Türkiye’ye tercih etti. Bugün Türkiye’de 1.200 ABD’li şirket faaliyet gösteriyor.”

Çok gezen kaplan aç kalmaz

Özellikle Afrika pazarında Tuskon’un ciddi aktiviteleri var... “Çok gezen kaplan aç kalmaz” diyen Rızanur Meral’e göre kendileri için tüm dünya bir oyun alanı... Pasifik ülkelerine 448 heyet gönderip 150 ülkede iş bağlantısı yaptıklarını anlatan Rızanur Meral “Tuskon olarak üyelerimizle yakın iletişimdeyiz. Kimin neler yapabileceğini biliyoruz. Mesela Gaziantep’ten Surinam’a ihracat yapıyorlar. Trinidad Tabago’ya plastik şişe ihracat ediyorlar. Dünyada basılmadık yer bırakmıyoruz. Hakkari’de de derneğimiz var. Ne yapabiliriz, diyorlar. Boydak’larla irtibata geçtiler Brüksel’e gidecekler... Devlet bize ne verecek değil; biz ne yapabiliriz derdindeler. Bu fikre ulaşmaları daha değerli” diyor.

Star InactiveStar InactiveStar InactiveStar InactiveStar Inactive

 

ABD'nin Wyoming Eyaleti'nin güneyinde bulunan ve ülkenin en küçük kasabası olarak bilinen Buford, yapılan açık artırma ile 900 bin dolara (1 milyon 614 bin TL) satıldı.

 

ABD'de önceki gün yapılan artırmada bir kişinin yaşadığı kasaba yapılan açık artırma ile Vietnamlı bir kişiye satıldı. Los Angeles'taki kent yaşantısından kurtulmak için 1970'lerin sonunda 1860'ta kurulan kasabaya yerleşen Don Sammons, 1992'de bir dükkan aldı. Ancak kasabadan geçen tren yolunun değişmesi üzerine bir zamanlar 2 bin kişinin yaşadığı kasabadan göç başladı. Sammons ailesi de kısa süre sonra kasabada yalnız kaldı. Eşini kaybeden Don Sammons, oğlunun da başka bir kente taşınması üzerine kendine kalan kasabayı satmaya karar verdi
 
"ABD'nin en küçük kasabası" diye reklamı yapılan Buford, için Perşembe günü aynı kasabada açık artırma yapıldı. Kaç kişinin katıldığı belirtilmeyen açık artırmayı ismini açıklamak istemeyen bir Vietnamlı kazandı. Kasaba için 900 bin dolar ödeyeceği açıklanan Vietnamlı alıcının tapu işlemlerinin tahmini 30 gün süreceği belirtildi. Alıcı, bir akaryakıt istasyonu, acil ihtiyaç maddeleri satan bir dükkan, 1905'ten kalma bir okul binası, bir tahta baraka, 4 hektarlık arazi ile 3 odalı bir evden oluşan kasabanın yeni sahibi oldu.
Satıştan sonra konuşan kasabanın resmi olmayan belediye başkanı Don Sammons, artık kendi işleri ile ilgilenmek istediğini söyledi. Kasabadaki yaşamını anlatan bir kitap yazmayı planladığını anlatan Sammons, kasabının yeni sahibine de mutluluk diledi. Kasabanın yeni sahibinin ne gibi planları olduğu hakkında da bilgi verilmedi. (sabah)

Star InactiveStar InactiveStar InactiveStar InactiveStar Inactive
Turk Avenue Özel - New Jersey eyaleti sınırları içerisinde Newport Centre Alışveriş Merkezi ve Menlo Park Alışveriş Merkezi'nde iki adet mekan açan Türkiye'nin tanınmış restoran zincilerinden HD İskender, 1 ay gibi kısa bir sürede iki mekanı da kapattı. Mekanları ABD'deki en büyük Türk gıda firmalarından Vintage Food devralıyor

 
Türkiye'de Ankara, İstanbul, İzmir, Mersin olmak üzere 11 farklı şehirde faaliyet gösteren HD İskender, hızlı girdiği ABD pazarında çabuk ayrılmak zorunda kaldı
 
1995 yılında Ankara'da açtığı ilk şubesi ile hayatına atılan ve 17 yılda  Türkiye geneline yayılan bir marka yaratmayı başaran işadamı Hakan Demirağ'ın isim ve soyisminin ilk harfinden alan HD İskender, yer seçiminde Manhattan yerine New Jersey'nin bölgelerini seçmesiyle dikkat çekmişti.   
 
HD Iskender'in Jersey City şehrinin Newport Center alışveriş merkezinin üçüncü katında hizmet veren mekan, Manhattan'dan yaklaşık 14 km uzaklıkta bulunuyordu. Edison, NJ'deki Menlo Park Alışveriş merkezinde hizmet veren diğer mekan ise Manhattan'dan bir saat uzaklıkta bulunuyordu
 
YENİ SAHİBİ VINTAGE FOOD
Mekanların kapanmasında işin başına geçmesi beklenen HD İskender yetkilisinin kalp krizi geçirmesi gösterilirken, mekanları ABD'nin en büyük Türk gıda firması Vintage Food devraldı. Mekanları Magic Doner ismiyle yeniden açmaya hazırlanan Vintage'ın sahibi Levent Yarar daha önce Manhattan'da Kebab Garden isimli bir yer açmış, mekanı daha sonra devretmişti. Vintage halen kendi tesislerinde ürettiği döneri Brooklyn'de kendine ait iki mekanda satışa sunmaya hazırlanıyor. 

Star InactiveStar InactiveStar InactiveStar InactiveStar Inactive

2008 yılında yaşanan ekonomik krizi atlamaya çalışan Amerikan ekonomisi geliştirdiği ekonomik programlarla hem işsizlik oranını düşürmeye hem de düşük maliyetle istihdam yaratmaya çaba harcıyor. Bunu gerçekleştirmenin en hızlı yollarından biri de yabancı sermaye girişini arttırmak. Yabancı sermaye girişini, Amerika'da çalışma ve yaşama izni tanıyan Green Card uygulamasını devreye sokarak cazip hale getiren Amerikan yönetimi, Amerika genelinde 218 adet Regional Center (Bölgesel Yatırım Merkezi) oluşturdu.


 

2.2 milyar dolarlık yatırım bu bölgelere çekilirken, Göçmen Ofisi bu yılı ilk üç ayında yatırımcılara 2,364 EB-5 vizesi verdi. Yabancı yatırımcılardan toplanan paralarla da oteller, alışveriş merkezleri, rüzgar santralleri yapıldı.
2007 yılında sadece 11 adet olan Bölgesel Yatırım Merkezlerine Kongre'nin verdiği onay bu yıl Eylül ayında sona eriyor.

EB-5 programı sayesinde 40 bin yeni iş istihdam edildiği ifade ediliyor. Ticaret ve göçmenlik konularında hizmet veren Kulen Law Firm şirketi sahibi Avukat Remzi Kulen, Amerika'da yatırım yapmak isteyenlere cazip fırsatlar sunan EB-5 programının cazip olduğu kadar dikkatli olunması gereken bir program olduğunu altını çiziyor. Kulen, ''EB-5 programı Amerika'da yatırım yapmak isteyen ancak mevcut sermayesi ile büyük bir iş kurmaya imkanı olmayanlar için ideal bir iş modeli. Eğer 500 bin dolarınız varsa, çok büyük bir alışveriş merkezini inşaa etmenize imkan yok. Ancak sizin gibi 500 bin doları olan 100 kişi bir araya gelirse, yapılacak bu alışveriş merkezinin yüzde 1'ine sahip olma ve büyük bir yatırım yapma imkanınız oluyor,'' diye konuşuyor.

NJ NETS'IN YENI SAHASINI YABANCI YATIRIMCILAR YAPIYOR

Nitekim, New York'ta yapımı devam eden Atlantic Yard Projesi'nin yatırımcısı Forest City Ratner Cos. şirketi ihtiyaç duyduğu 1.4 milyar doların 228 milyon dolarını yabancı yatırımcılardan sağladı. Proje kapsamında New Jersey Nets basketbol takımının oynayacağı Barclays Center'ın altyapı hizmetleri, metro girişi, park alanları buradan gelen parayla yapılacak. Plan çerçevesinde 6430 konut, 247 bin square feet alışveriş merkezi yapılacak.
456 yabancı yatırımcının para koyduğu bu proje New York City Regional Center vasıtasıyla gerçekleştirildi. New York'ta benzeri yapıda 10 bölgesel yatırım merkezi bulunuyor ve hepsi farklı projeler yürütmek üzere faaliyet gösteriyor. ABD'de faaliyet gösteren tüm Bölgesel Yatırım Merkezlerini bu likte bulabilirsiniz.


EB-5 programı anne-baba ve 21 yaşın altındaki aile üyelerine green card imkanı tanıyor. Başvuru sahiplerinden gelişmemiş bölgelerde ve işsizliğin yüksek olduğu yerlerde her 500 bin dolarlık yatırım için 10 kişiye istihdam sağlanma garantisi isteniyor. Diğer bölgelerde ise bu rakam 1 milyon dolar. Eğer iki yıllık süre zarfında Amerikan Göçmen Ofisi istihdam olayında bir gelişme olmadığına karar verirse, yatırımcı green card'ı yenileyemiyor.
Avukat Kulen, Türkiye'de bu programdan yararlanan girişimcilerin olduğunu altını çiziyor. Amerikan Göçmen Ofisi verilerine göre yabancı yatırımcıların yüzde 42'si sürekli vize alırken, Göçmen ofisi yatırımcıların yatırdıkları paranın karşılığını alıp alamadıkları takip etmiyor.


EB-5 programı dönem dönem para yatıranların davalarıyla da karşı karşıya gelebiliyor. 3 Çinli yatırımcı, San Bruno, California'da Çin restoranı açma vaadiyle EB-5 programına dahil olduklarını ve 3 milyon dolar zarar ettikleri gerekçesiyle yatırımı yapan şirkete dava açtı. Restoran açılmadığı gibi herhangi bir bina yapımı da söz konusu olmadı.


Avukat Kulen, yatırımcıların bu tür risklerle karşılaşmamaları için mutlaka   işi bilen bir hukuk danışmanı ile çalışmalarını tavsiye ediyor. Kulen, programı kötüye kullananların mutlaka olacağını ancak Amerika'da hem yatırımcı olarak bulunmak hem de ailesine yasal bir güvence sağlamak isteyenler için güzel bir fırsat olduğunun altını çiziyor.

EB-5 programında 1 milyon dolarlık yatırım karşılığı green card alma şartını işsizliğin yüksek olduğu yerlerde 500 bin dolara düşürüldüğüne ve iki yıllık süre zarfında istihdamın yapılıp yapılmadığına dikkat edildiğini söyleyen Kulen, ''Buraya yapılan yatırımlar aynı zamanda göçmenlik ofisinden onay alınmasını da gerektiriyor. Dolayısıyla prosedür göçmen ofisi ile paralel yürütülüyor. Bu bölgelerdeki yatırımları profesyonel yöneticiler yürütüyor. Burdaki şirketlere siz yatırdığınız para ölçütünde ortak oluyorsunuz. Benim gordugum kadari ile hedef kitlesi kendilerine veya cogunlukla çocuklarına bir gelecek sağlamak isteyen, yeterli bir birikimi olmuş kişiler,'' diye konuşuyor.
Yatirimin $500,000 seviyesine ulasmadigi durumlarda E-2 yatirimci vizesinin en cok kullanilan yontem oldugunu belirten Kulen, yatirimin kaynaginin kolaylikla ispat edilebildigi durumlarda E-2 opsiyonunun hala en gecerli opsiyon oldugunu belirtiyor. E-2 yatirimlarinda EB-5 kategorisindeki gibi belirli bir limitin ustunde para miktari yatirilmasi sart kosulmuyor.
 

START-UP AMERICA
Kulen yatırımcıların ilgisini çekebilecek bir başka proje olarak Start-up America'yı örnek veriyor. Proje, Amerika'da girişimcileri desteklemek, küçük yatırımcılara ilham vermek için Beyaz Saray tarafından bizzat Başkan Obama'nın girişimi ile başlatıldı. 31 Ocak 2011'de başlatılan Start-up America, daha önce başlatılan ancak daha fazla ilgi çekmek için yatırım limiti 250 bin dolara kadar düşürülen küçük işletmeleri güçlendirme, ticareti arttırma adına uygulanan bir program.

Bu program tamamen yurt dışından yatırımcı getirmek üzere kurulu bir sistem değil. Yatırım tutarının bir kisminin ABD içinden bulunmasını da teşvik ediyor.

Kulen, gerek EB-5 gerekse Start-up America programlarının Amerika'da ticari girişimde bulunmak, yatırım yapmak için uygun bir zaman diliminde hayata geçirildiğini vurguluyor. Maliyetlerin düştüğü, teşviklerin arttığı bir dönemde yatırımcıların daha fazla fırsatla karşılaşabileceği düşüncesinde.
 
KULEN LAW FIRM GÖÇMEN HUKUKUNDAN SONRA TİCARİ ALANDA DA HİZMET VERİYOR
Kulen Law Firm, Remzi Guvenc Kulen'in öncülüğünde konusunda uzman avukatlarla göçmenlik ve ticaret hukuku konularına servis sunuyor.

KULEN LAW FIRM'E ULAŞMAK İÇİN
363 Seventh Avenue Ste 400
New York, NY 10001
Tel: 212 904 1506
Fax: 877 382 2237
email: This email address is being protected from spambots. You need JavaScript enabled to view it.




 

Star InactiveStar InactiveStar InactiveStar InactiveStar Inactive

Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, ticaret müşaviri ve ataşelerden, yeni teşvik sistemini tanıtmalarını ve bulundukları ülkelerin Türkiye'ye ilgisini artırmalarını istedi. Almanya'nın başkenti Berlin'de düzenlenen 2. Avrupa Bölgesel Ticaret Müşavirleri Toplantısında konuşan Çağlayan, önümüzdeki günlerde açıklanması beklenen yeni teşvik sistemi hakkında bilgi verdi.


 


Toplantıya katılan 47 Türk müşavir ve ataşeden, bulundukları ülkelerin hangi sektörlerde nelere ihtiyaç duyduğu konusunda analizler yaparak Ekonomi Bakanlığına rapor etmelerini isteyen Çağlayan, “Yeni teşvik sistemimizi tanıtarak, bulunduğunuz ülkelerin Türkiye'ye ilgisini artıracaksınız” dedi.

AB Komisyonunun raporuna göre, Avrupa'da 1 milyon 600 bin şirketin azalan nüfus ve yapısal sorunlardan dolayı kapanacağını aktaran Çağlayan, bu nedenle genç nüfusa sahip olan Türkiye'deki şirketlerin, kapanacak söz konusu şirketlerle ortaklık ya da satın alma konusunda çalışmalar yapması gerektiğini ifade etti.
Müşavir ve ataşelere seslenerek, “Her biriniz yatırım avcısı gibi çalışacaksınız. Yeni görevimiz bu” diyen Çağlayan, Türkiye'nin “zayıf” olduğu sektörlerin araştırılmasını istedi.

Türkiye'nin yakaladığı ihracat performansında, müşavirler ile ataşelerin de büyük katkısı olduğunu dile getiren Çağlayan, 2023 yılında Türkiye'nin ihracatını 500 milyar dolara çıkartma hedefine bağlı olduklarını, bu tarihe kadar Türkiye'nin, kendi otomobilini, uçağını ve helikopterini üretebilecek bir ülke konumuna gelmesini ümit ettiklerini söyledi.

Yeni teşvik sistemi çerçevesinde ticaret müşavirlerinin sayısını da artıracaklarını anlatan Bakan Çağlayan, müşavirlerin sıkı bir şekilde çalışabilmeleri için hiçbir eksiklerinin bulunmasını istemediklerini kaydetti.

Dünyada büyük bir değişimin yaşandığını ve bu değişimi çeşitli nedenlerden dolayı görmek istemeyenlerin, Türkiye'nin “ekseninin kaydığı” şeklinde iddialar ortaya attığını belirten Çağlayan, böyle bir eksen kaymasının gerçekten de olduğunu, ancak bunun Türkiye'de değil tüm dünyada yaşandığını ifade etti.

Yerli malına alıştırmaya çalışıyoruz   

Çağlayan, “Vatandaşları yerli malı kullanması konusunda özendirmek istiyoruz. Türkler artık kendi otomobillerini üretecek yeteneğe, zekaya ve öz güvene sahip” dedi.

Almanya'nın başkenti Berlin'de düzenlenen 2. Avrupa Bölgesel Ticaret Müşavirleri Toplantısında konuşan Çağlayan, arzın talebe göre yapılması gerektiğini vurgulayarak, hangi ülkelerin neye ihtiyacı olduğu konusunda analizler yapılmasının önemine işaret etti.

Bu tür analizleri Türkiye'nin illeri üzerinde yaptıklarını belirten Çağlayan, hangi ilden hangi ülkeye nelerin ihraç edilebileceği konusunda bir araştırma yaptıklarını ve bunu bir kitapçık halinde hazırlattırdıklarını bildirdi.

Türkiye'nin 2011 yılında kırdığı ihracat rekorunda bir çok ilin çok önemli katkısı olduğunu belirten Çağlayan, öncelik verecekleri ülkeleri belirlediklerini ve böylece ihracatı daha da artırmayı hedeflediklerini ifade etti.

Cari açık ile dış ticaret açığı konuları üzerinde de önemle durduklarını belirten Çağlayan, Türkiye'de ilk kez yapılan uzun vadeli planlarla bu sorunlara çözüm aradıklarını söyledi. Ekonomi Bakanı Çağlayan, “Vatandaşları yerli malı kullanması konusunda özendirmek istiyoruz. Türkler artık kendi otomobillerini üretecek yeteneğe, zekaya ve öz güvene sahip” dedi.

BÖLGESEL ASGARİ ÜCRET

Bakan Çağlayan, bölgesel alanda asgari ücret teklifi getirmiş olduğunu, bu teklifin, bugüne kadar hala anlayamadığı bir sebepten dolayı işçi sendikaları tarafından reddedildiğini ve zamanında rafa kaldırılmış olduğunu da hatırlatan Çağlayan, şimdi bunun yeniden ele alındığını, haksız rekabeti ortadan kaldıracak bir yapı geliştirdiklerini söyledi.

Özel ekonomik bölgeler de kuracaklarını ve ilk pilot projeyi Mersin'de başlattıklarını belirten Çağlayan, dünyada nadir bulunan malzemelerin tedarik güvenliğini sağlayacak bir politikayı da geliştirmek durumunda olduklarını ifade etti.

Çağlayan, dünyadaki ihracat pazarlarını çeşitlendirmek istediklerini ve Avrupa'daki avro krizini nasıl fırsata dönüştürebileceklerini düşünmek durumunda olduklarını kaydederek, ticaret müşavirlerinden de, bulundukları ülkelerdeki bürokrasiyle yakın temasta olmalarını, bu ülkelerin ihtiyaçları konusunda raporlar hazırlamalarını ve sözkonusu ülkelerde en az 100 önemli şirket hakkında bilgi toplamalarını istedi.

Bakan Çağlayan, "Amacımız Türkiye'yi Dünya Şampiyonlar Liginde oynatmak" şeklinde konuştu.

Çağlayan'ın ticaret müşavirleriyle, "Avro bölgesi borç krizi ve Türkiye'ye yansımaları", "Doğrudan sermaye yatırımları/yatırım avcılığı" ve "Avro bölgesi borç krizi: Riskler-Tehditler-Fırsatlar-Çözüm önerileri" konusunda görüşmekte olduğu 2. Avrupa Bölgesel Ticaret Müşavirleri Toplantısının ardından bir sonuç bildirgesi açıklanacak.

Bakan Çağlayan, bugün Almanya Ekonomi ve Teknoloji Bakanı Philipp Rösler ile de görüşecek.
 

Facebook

Youtube