Şampiyonlar Ligi şampiyonu Barcelona'nın eve dönüşünü, sponsoru THY'nin kabin ekibi Sabah Gazetesi'nden Serkan Ünlü'ye anlattı. 28 Mayıs Cumartesi gecesi tüm dünyanın gözlerinin çevrildiği finalde Manchester United'ı Londra'da mağlup edip sezonu Şampiyonlar Ligi kupasıyla taçlandıran Barcelona'yı müthiş başarısı sonrası evine yine Türk Hava Yolları taşımıştı. SABAH Spor THY'nin Londra-Barselona uçuşunun kabin ekibindeki üç isimden 'şampiyon'un yolcululuğunun öyküsünü dinledi.
'Ege' isimli Boing 777'nin hikayesi İstanbul'da başladı. Barcelona takımı, İzlanda'daki kül bulutlarının etkisiyle önden İngiltere'ye giderken, Ege'nin ilk işi geride kalan aileleri finalin ev sahibi Londra'ya taşımak oldu. İstanbul'a dönen ekibin gözü finaldeydi çünkü finali M.United kazanırsa Barcelona'nın eve dönüşü sönük geçecekti. Finali İspanyolların kazanmasıyla kabin ekibini de ayrı bir heyecan sardı. İkinci kaptan Gökay Eraslan bunun çok farklı bir uçuş olacağını tahmin ettiklerini söylüyor:
SAHADA DA UÇAKTA DA AYNI RUH
"Biz daha önce de Barcelona'yı taşımıştık. Standart prosedürler bu kez de aynen uygulanacaktı. Ama bu kez yakalanan başarı çok farklıydı, çok büyüktü. Biz de THY olarak bu gurura ortak olmanın mutluluğunu yaşadık." Kabin memuru Erdem Dinç ise Barcelona'nın kurumsal yapısına dikkat çekip, "Tüm kabin ekibine bu final için özel olarak hazırlanan 'Wembley' logolu forma dağıttılar. Biz de dönüşte tüm ekip bu formaları giyerek kabinde tur attık. Bu çok hoşlarına gitti. Başta Valdes bir çoğu ayağa kalkarak bizi alkışladı" dedi. Dinç, Barcelona'nın saha içi disiplini ve takım ruhunun uçaktaki davranışlarına da yansıdığını şöyle anlatıyor: "Hoca Guardiola 1A'da oturur. Kaptan Puyol'un ağırlığı hissedilir. Ancak Messi bambaşka. Adeta gölge kaptan. Takımda her oyuncu mutlaka onun yanına gelir, sohbet eder. Takımın manevi merkezi gibi, herkesin ona sevgisi bambaşka."
ŞAKACI PEDRO HOSTESİ KORKUTTU!
Uçakta görevli THY Kabin Memurları İletişim Şefi Gülay Gülger de, takımın dönüşteki sakinliğine şaşırdığını söyledi. "Sanki Şampiyonlar Ligi şampiyonu olmamış gibiydiler. Sıradan bir galibiyet almışcasına sakindiler. Bu tavır bizi çok etkiledi" diyen Gülger, uçakta ön tarafta takımın, arkada ise ailelerin olduğunu belirtip, "İnanılmaz bir disiplin var takımda. Kimse kalkıp başkasının yanına gitmiyor. Arkadaki aileler öne gelmiyordu. Bize karşı çok naziktiler. Battaniye dağıtırken Pedro'nun ayağına basar gibi oldum, pardon dedim. Bana birden 'Milyonluk bir ayağa bastığının farkında mısın' diye çıkıştı. Sonra gülmeye başladı da rahatladım" diye konuştu.
Uçakta kim ne yaptı?
PEP GUARDİOLA: Her zamanki yeri 1A'da oturdu. Önce yanına gelenlerle sohbet etti. Sonra bir şeyler okudu ve İspanyol bir gazeteci ile yarım saat süren bir röportaj yaptı.
MESSİ: Do&Co firmasının yemeklerine bayılan Arjantinli yediği tavuktan çekinerek bir tane daha istedi. Yemeği bittikten sonra arka tarafta ailesinin yanına geçti ve iki yeğenine yemek yedirdi. Sonra yerine geçip bilgisayardaki futbol oyununa daldı.
ABİDAL: Uçakta Messi'den sonra en büyük ilgiyi gören ikinci isimdi. Yol boyu korku filmi izledi.
ALVES, PEDRO, MİLİTO, PİNTO: Çantalarından çıkardıkları desteyle yol boyu kağıt oynadılar. Özellikle Alves'in neşesine diyecek yoktu. Alves kabin görevlilerini görünce, "Tiamo THY" (Seni seviyorum THY) diye tezahürat yaptı. Hep bir arada oturan bu dörtlü çantalarından çıkardıkları kekik için sıcak su isteyip sürekli kekik suyu içtiler.
PUYOL: Hep Pique ile oturdu. Takımın ağır abisi gibiydi. Sürekli müzik dinledi.
XAVİ, VİLLA, VALDES: Arkada yan yana takıldılar. Ünlü İspanyol teknik adam Rafael Benitez'e benzettikleri THY Kurumsal İletişim Başkanı Zeki Çukur'u görünce meşhur "Rafa, Rafa Benitez" tezahüratını yapmaları görülmeye değerdi.
'Ben mucizelere inanmam'
Tüm uçuşu THY adına kayda alan Gülay Gülger, Guardiola ile yaptığı sohbeti anlattı: "Görev yaptığı üç sezonda 10. büyük kupasını kazandığını hatırlatıp, 'Bu mucize sizin mi, yoksa Barcelona kulübünün mü?' diye sordum. 'Ben mucizelere inanmam. Sadece çalışmaya ve başarıya inanırım' yanıtını verdi. Kendine güveni çok yüksek, etkileyici bir insan."
FINDIKÇI MESSİ!
Kabin ekibi Barcelonalı oyuncuların Türk yemeklerine bayıldığını anlattı. Gülay Gülger, "1.5 saat süren son uçuşta iki kez yemek verdik. Bu yoğunluğu beklediğimiz için bir olan aşçı sayımızı üçe çıkarmıştık. Özellikle fındıklara ayrı bir ilgi vardı. Defalarca istediler. Özellikle Messi paket paket fındık yedi diyebilirim" dedi.
İNİŞ İZNİ NASIL GELDİ?
İkinci kaptan Gökay Eraslan: İngiltere'den havalandıktan sonra aynı istikametteki diğer uçaklardan renklerimiz dolayısıyla sürekli, "Barcelona'yı mı taşıyorsunuz" soruları geldi. Barselona kule, "Şampiyonları mı getirdiniz? İnebilirsiniz" diyerek iniş verdi.
Kokpitten bayrak coşturdu
Uçağın ikinci kaptanı Gökay Eraslan, İspanyolların Barcelona formasıyla İngiltere'ye gidip aynı şekilde dönen birinci kaptanları Aykut Alpa'ya büyük ilgi gösterdiklerini anlattı. Eraslan, "Kaptanımız inerken kokpit camını açıp Barcelona bayrağı salladı. Bu tavırlar çok hoşlarına gitti. Bu jest alanı hareketlendirdi. Tüm itfaiye ve ambulanslar uçağın çevresini sarıp sirenlerle futbolcuları selamladı" diye konuştu. Eraslan, İspanya'ya inişlerinin de çok coşkulu olduğunu anlatıp, "İnişe bir süre kala kabin görevlilerinin formayla tur atması çok hoşlarına gitmiş. Daha sonra bir yastık savaşı başladı. Kimse yerinden kalkamıyordu ama arkaya baktığımda yastıklar, battaniyeler havada uçuyordu. Gürültüden kuleyi duyamayınca uyarmak zorunda kaldık" dedi. Eraslan pasta kesildiğini anlatırken de, "Biliyorsunuz THY personeli bile olsanız uçağa bıçak sokamazsınız. O bıçağı uçuşta kullanmak için özel izinler alındı. Pasta kesilirken yaşanan mutluluğa değdi" diye konuştu.
