Köln- Yurt dışında yaşamaya başlayan göçmen toplumlarında ilk iş sahipleri genelde restoran işletmeciliğiyle patronluğa soyunur. Açılması kolay, işletmesi zor restoran işinde devamlılık ise en büyük marifet. Müslüm Balaban, Almanya’da bir gün Türk restoran işletmeciliğinin tarihi yazıldığında, isminin altı kalın kalemle çizilmesi gereken işletmecilerden. 42 yıldır Almanya’da yaşayan ve ilk restoranını 1979 yılında açan Balaban, 1982’de Köln’de Bosphorus, 1985’te “Bongut” isimli mekanları hizmete soktu.
Bosphorus halen Balaban’ın kardeşi tarafından işletiliyor. Almanya’nın önde gelen inşaat şirketlerinden Hochtief’in de isteğiyle dördüncü mekanını o yıllarda Batı Almanya’nın başkenti olan Bonn’da, Opera ismiyle 1988’de faaliyete soktu. Balaban ilk açtığı üç mekanı elden çıkardı şimdilerde Opera’nın 20. yılını kutlamaya hazırlanıyor. Mekan halen Bonn’daki en iyi ilk beş restoran arasında gösteriliyor. Opera Bonn’un başkent olduğu yıllarda, politika, sanat ve sosyete dünyasının gözde restoranlarından biri olarak faaliyet gösterdi.
Balaban, halen Leverkusen’de bir bira bahçesi, Bonn’daki opera binasının barını, yine binanın içindeki kantini ve yine aynı şehirde 4200 metrekare büyüklüğünde bir dinlenme tesisinin işletmesini yürütüyor. Yaklaşık 50 kişiye iş veriyor.
SPITZ CAFE’DEN MODERN RESTORANA
Balaban en son yatırımı ise Köln’ün en gözde caddelerinden Eren’de yaklaşık 2.5 milyon Euro’luk yatırımla açtığı Hammerstein. 800 yıllık bir geçmişi olan cadde, yaklaşık 760 yıl hayat kadınlarına evsahipliği yapmış. 1960’larda bugünkü modern halini alan caddeki 870 metrekare büyüklüğündeki mekan, Cafe Spitz olarak 19 yıl şehrin gözde buluşma yerlerinden biri olarak hizmet verdi.
Köln’deki ünlü Dom Kilisesi gibi şehre sembol olmuş mekanlardan biri olan Cafe Spitz’in yerini alıp yeni bir mekan açmak için aralarından uluslararası büyük gıda devlerinin de yer aldığı 170 şirket yarıştı. Balaban gastronomideki deneyiminin seçimde etkili olduğuna vurgu yapıyor. 2007 sonlarında açılan Hammerstein, modern tasarımı, zengin menü çeşitleri ile oldukça klass bir mekan. Yaklaşık 45 kişinin çalışacağı yeni restoran, klasik bir Türk restorandan ziyade geniş bir yemek çeşidi ile müşterilerini ağırlayacak. Mekanda toplam oturma kapasitesi ise 350.
1955 doğumlu Balaban, dünyadaki restoran örneklerini de yakından inceleyen bir girişimci. New York’ta gördüğü ve hep hayalini kurduğu mutfağın müşteriler tarafından görünmesi projesini yeni yerinde hayata geçirmiş. Restoranın oturma grupları ünlü Fransız ve İtalyan markalardan alınmış. Duvarlar ise Picasso’nun çizdiği Les Demoiselles d'Avignon (The Young Ladies of Avignon), Edward Burne-Jones’un çizdiği “The Golden Stairs” gibi resimlerle süslü. Balaban, modern çizgilerle restorana kattığı havayı, “42 yıldır Avrupa’da yaşıyoruz ve modern olmak zorundayız” diye özetliyor.
Müslüm Balaban ve mekanları Opera Restaurant (Bonn) ve Hammerstein (Köln) resimleri için tıklayın.
{gallery}mbalabann{/gallery}
