
New York merkezli Yeni Hayat gazetesinin haberine göre 2010 yılı sonunda sporun parasal boyutu dünyanın 1 numaralı ekonomisi olan ABD’de 414 milyar dolarlık bir market büyüklüğüne ulaştı. Dünya çapında ise 1 trilyon dolarının üzerindeki pazar payıyla aralarında Hollanda, Türkiye, Güney Kore gibi ekonomileri de geride bıraktı. Spor endüstrisi bu rakamlarla dünyada en büyük ekonomiye sahip ilk 15 ülkeye kafa tutacak boyutta.
Endüstriyelleşen ve küreselleşen sporun pazar payı her geçen gün artarken, Türkiye'nin yeri henüz net değil. Avrupa’da Milli Takımlar ve kulüpler sınırlı sayıda başarılar elde etseler de süreklilik ve istikrar açısından yetersiz kalınması, büyüyen pastada sağlam bir yer bulunmasını olumsuz yönde etkiliyor.
Amerikan Basketbol Ligi’nde mücadele eden 5 milli basketbolcunun Türkiye’nin tanıtımına yaptığı katkının paha biçilmez olduğu belirtiliyor.
Geçen yıl Türkiye, ülke tanıtımına küresel çapta 120 milyon dolar harcadı. Bu rakamla karşılaştırıldığında ulusal sporcuların dünyanın en çok izlenen spor organizasyonlarından birinde neredeyse her gece sahne alması var olan tanıtımlar içerisinde en değerlisi olarak gösteriliyor.
HİDAYET TÜRKOĞLU: ORLANDO MAGİC, 11. SEZONU, 31 YAŞINDA
NBA’de başarıyı en uzun süreli ve istikrarlı bir şekilde tadan Hidayet Türkoğlu kariyerinde kazandığı rakamlarla da Türkiye'nin ABD’deki en parlak temsilcisi. 2000’den bu yana Profesyonel Lig’de mücadele eden Hidayet Amerikalılar’ın deyimiyle ‘He-do’, 5 farklı takımda forma giydi. Sacramento Kings ile kariyerine başlayan Türkoğlu, ilk senesinde NBA’de forma giyebilmek adına kontratının devam ettiği Efes Pilsen’e bonservis bedeli olarak yaklaşık 1 milyon dolar’ı cebinden ödemişti.
2000 Draft’inde ilk tur 16. sıradan seçilen Hidayet, çaylak kontratının ilk 3 yılında Kings forması giydi. Hidayet, son senesinde San Antonio Spurs’e takas edildi. Kariyerinin ilk 4 senesinde 5.5 milyon dolar kazanan Türkoğlu ilk büyük kontratını 2004 yazında Orlando Magic’ten aldı. Florida ekibiyle 5 yıllık 30 milyon dolara anlaşan milli basketbolcu kariyerinin zirve yıllarına da Magic formasıyla ulaştı.
Sözleşmesinin sonra erdiği 2009 sezonuna dek her yıl performansını artıran Hidayet çıktığı 2007-08 sezonunda NBA’de ‘En Fazla İlerleme Kaydeden Oyuncu’ ödülünü aldı. Türkoğlu, ertesi sezon Magic’in NBA Finali’ne kadar yükselmesinde takımın süper yıldızı Dwight Howard’la birlikte başrol sahibiydi.
Elde edilen başarılara rağmen Orlando Magic yönetimiyle maddi konularda anlaşamayan Hidayet Türkoğlu (Orlando 4 yıl için 35 milyon dolar teklif etmişti) serbest oyuncu piyasasında şansını denedi.
2009 yazında Hidayet için iki takım kıyasıya bir mücadele içerisine girdi: İlk olarak Portland Trail Blazers ile görüşen hatta kulübün özel uçağıyla Oregon’a kadar gidip, tesisleri gezen yıldız basketbolcu son anda kararını değiştirerek Kanada ekibi Toronto Raptors ile sözleşme imzaladı.
Raptors’ın 5 yıl için 56 milyon dolar’lık teklifini kabul eden Hidayet, böylece Mehmet Okur’a ait en fazla kazanan Türk sporcu unvanını da devralmış oldu. Kariyeri boyunca şu ana dek 55 milyon dolar kazanan ve 2014 sezonuna dek daha 34 milyon dolarlık garanti kontratı bulunan Hidayet, NBA’deki en ünlü Türk spor elçisi.
MEHMET OKUR: UTAH JAZZ, 9. SEZONU, 31 YAŞINDA
Hidayet’in hemen 1 sezon ardından NBA Draft’ine giren Mehmet Okur son iki yıla kadar NBA’de ‘elit’ oyuncular arasında gösteriliyordu. Ancak son iki sezonda yaşadığı sakatlıklar yüzünün unutulmasına neden oldu. Detroit Pistons tarafından 2. tur 38. sırada seçilmesine rağmen NBA’de forma giymeye Avrupa’da bir sezon oynadıktan sonra başladı. Kariyerinin 2. yılında NBA Finali oynayan Okur, Amerikan Profesyonel Basketbol Ligi’nde şampiyonluk kazanan ilk ve tek Türk oyuncu olma unvanının da sahibi.
Kontratı şampiyonluk sezonunda biten Mehmet Okur, iki yıllık çaylak sözleşmesi boyunca 2 milyon dolar kazandı. 2004 yazında serbest kalan Okur, Utah Jazz ile 6 yıllık 50 milyon dolar değerinde bir kontrata imza attı. Okur, böylece NBA tarihinde multi-milyon dolar’lık sözleşmeye imza atan ilk Türk Basketbolcu oldu.
Hidayet gibi yeni takımıyla her geçen sene performansını artıran Okur, 2007 sezonunda zirve yaptı. Gösterdiği performansla NBA ‘All-Star’ maçında forma giyerek bu başarıya ulaşan ilk ve tek Türk oyuncu olma unvanını kariyer başarıları arasına ekledi. Sözleşmesi geçen sezon sınırlı olarak biten Mehmet Okur takımında kalmayı tercih ederek, 2 yıllık 21 milyon dolar’a Jazz ile kontrat yeniledi. Gelecek sene alacağı ücretle beraber 73 milyon dolar kazanmış olacak Mehmet Okur, Türkiye'yi temsil eden ‘en değerli’ 2. yıldızı oldu.
ERSAN İLYASOVA: MİLWAUKEE BUCKS, 3. SEZONU, 23 YAŞINDA
NBA’de 3. sezonunu oynayan Ersan İlyasova NBA Draft’inde en genç yaşta seçilen Türk oyuncusu unvanının sahibi. 2006 yılında henüz 19 yaşındayken Milwaukee Bucks tarafından 2. tur 36. Sıradan ‘draft’ edilen Ersan için NBA’deki ilk senesi oldukça zorlu geçti. Takımında hiç oynama şansı bulamayan ve NBA’in gelişim ligi olan NBDL’de Tulsa 66’ers forması giyen Ilyasova, Avrupa’da milyon dolarlar kazanabilecekken NBDL’de çok daha düşük bir rakama 1 sezon oynadı. Bu süreçte Bucks’tan çaylak sözleşmesine ait 400 bin dolar’ın bir kısmını alan Ersan’ın 2005-2006 sezonunda yaklaşık geliri 200 bin dolar civarında kaldı.
2006-2007 yılında Bucks’ın yaz kampına davet edilen ardından da takım kadrosuna katılan Ersan'ın beklentileri yerine gelmedi. Takımında oynama şansı bulsa da bir türlü Avrupa’daki performansının seviyesine çıkamayan Ersan, sezon sonunda Eurolig’e dönme kararı aldı. Barcelona formasını iki sezon giyen İlyasova takımıyla İspanya Ligi ve Kupası’nı kazandı. Gösterdiği performansla Milwaukee’nin istek listesine yeniden giren Ersan son iki sezondur yine Bucks forması giyiyor. 23 yaşında ve kariyerinin başında olan Ersan 4 sezonluk NBA macerasında 5 milyon dolarlık kontrat sahibi olabildi. Önümüzdeki yıl da sözleşmesi devam edecek olan 23 yaşındaki basketçi, NBA’de kalmayı tercih ederse 2.5 milyon dolar daha kazanacak.
ÖMER AŞIK: CHİCAGO BULLS, 1. SEZON, 24 YAŞINDA
Chicago Bulls’un uzun soluklu bir yatırımı olan Ömer Aşık 2008 yılında Portland Trail Blazers tarafından tıpkı Ersan Ilyasova tarafından 2. tur 36. sıradan ‘draft’ edildi. 2008 ve 2009 yılında geçirdiği ağır sakatlıklar sırasında Ömer’in tüm tedavisini üstlenen Bulls, genç yıldızı Fenerbahçe Ülker ile sözleşmesinin bittiği geçtiğimiz sezon sonunda ikna etti ve kadrosuna kattı.
Çaylak sezonunda rakamsal olarak etkileyici performans sergileyemese de, istatistiklerin dışında oyuna yaptığı etkiyle tüm NBA otoriteleri tarafından takdir topladı. 2 yıllık çaylak garanti kontratı bulunan Ömer Aşık bu süreçte 3.5 milyon dolarlık bir kazanç sağlayacak.
SEMİH ERDEN: CLEVELAND CAVALİERS, 1. SEZON, 24 YAŞINDA
Ömer Aşık gibi çaylak olan Semih için senaryo istediği gibi gitmedi. Yine 2008’de 2. tur 60. sıradan Boston Celtics tarafından seçilen Semih, sezona, geçtiğimiz yılın finalisti Boston’ın kadrosunda başladı. Takas süresinin son gününde ligin en kötü takımlarından Cleveland’a transfer olan Semih sakatlığı nedeniyle yeni takımında sadece 4 maç forma giyebildi ve sezon bitmeden de ameliyat olmak zorunda kaldı. Çaylak minimum kontratına sahip Semih Erden geride kalan sezonda 473 bin dolar kazandı. (ANKA)