×

Warning

JFolder: :files: Path is not a folder. Path: /home/turkavenue/public_html/images/Rusen_Esref_Inceoglu1

×

Notice

There was a problem rendering your image gallery. Please make sure that the folder you are using in the Simple Image Gallery plugin tags exists and contains valid image files. The plugin could not locate the folder: images/Rusen_Esref_Inceoglu1

Berlin Filarmoni Orkestrası İle Türkü Söylemek

Star InactiveStar InactiveStar InactiveStar InactiveStar Inactive
 
New York'ta Türk Günü Yürüyüşü haftasının yapıldığı Mayıs ayı dışında veya bir festival bünyesinde yer almaksızın, ilk kez Türkiye'den bir Türk Halk Müziği sanatçısı konser için New York'a geldi. Manhattan'da Türk müziğinin gece eğlencesinin bilindik mekanlarından Drom Bar & Restaurant'ta 19 Mart'ta sahne alan genç sanatçı Ruşen Eşref İnceoğlu, dört saatlik performansı ile katılımcıları mest etti. 13 yıllık sahne hayatında hiç bu kadar uzun süre sahnede kalmadığını söyleyen İnceoğlu, New York'taki sahne deneyimi ve gelecek planları ile ilgili Turk Avenue'ye konuştu.

Bir halk müziği sanatçısı olarak New York'ta konser vermek sizin için ne anlam taşıyordu?
Türkiye'den binlerce kilometre uzakta Türk halk müziğine gönül verenlerle birlikte olmak benim için büyük bir gururdu. Türkü seven insanlarla New York'ta bir arada olmak paha biçilmez bir deneyimdi. Maddi bir kaygı duymaksızın Anadolunun ezgilerini, nağmelerini paylaşmak inanılmaz bir mutluluk.

Sahneye ilk çıktığımda inanılmaz heyecanlıydım. Seyircinin nasıl bir tepki vereceğini merak ediyordum. İlk beş dakikadan sonra seyircinin çoşkusunu da görünce inanılmaz keyif aldım. Sahnede ben de çok eğlendim.

Kaç yıldır profesyonel olarak müzik yapıyorsunuz? Ailenizde başka müzisyen var mı?
13 yıldır profesyonel olarak müzik yapıyorum. 1999-2000 yıllarında Ankara'da yapılan ses yarışmasında Almanya dahil olmak üzere 8 bölgenin katılmcılarını eleyerek Türkiye birincisi oldum. Tamamı kendi imkanlarında çıkardığım ''Benim İşim Allah'a Kalmış'' isimli bir albümün var. İkincisini de önümüzdeki günlerde çıkarmayı planlıyorum.

Ailemde dedem ve babam profesyonel olarak sanatçı değildi ancak bulundukları ortamda söyledikleri türkülerle kendilerine hayran bırakan bir ses sahiplerdi. Ayrıca benimle aynı ismi taşıyan dedem Diyarbakır'ın ilk baro başkanlarındandır.

Özellikle Internet dünyasındaki hızlı gelişmeler kaset satışını ciddi şekilde etkiliyor. Internet üzerinden müzik donwload ederek, CD satışına ciddi darbe vuruluyor. Bu sizi nasıl etkiliyor?
Maalesef kaset ve CD satışı Internet nedeniyle büyük darbe yedi. Özellikle sigara yasağının genişletilmesi, gece klübü tarzı yerlerde işlerin düşmesine neden oldu. Bu sanatçılara da olumsuz etki yaptı. Bu işe girmek isteyen genç sanatçılara hep 'eğer paranız varsa bu işe girin' diye tavsiyede bulunuyorum. Çünkü bu işi icra etmek için mutlaka bir yan geliriniz olması lazım.

Repertuarınızda kaç parça var? TRT sanatçısı olmanızın size nasıl bir katkısı oldu?
Repertuarımda kaç parça olduğunu bilmiyorum ama 10 bine yakındır, belki de üzerindedir. 1979 doğumluyum ve 13 yıldır sahnelerde canlı performans sergiliyorum. Dinlediğim parçaları hafızama alma ve ezberleme gibi bir yeteneğim var. Bunun sayesinde repertuarımı genişletebiliyorum.

TRT'te birinci olduktan sonra o dönem TRT üst düzey yöneticilerinden Bülent Varol, önümün açılmasında büyük rol oynadı. O güne kadar çok kişiye nasip olmayan pek çok TRT programında türkü söyleme fırsatım oldu. Hatta 2005 yılında Berlin Devlet Konservetuarı'ndan gelen uzmanlara ses ölçümlerim yaptırıldı. Ölçümler sonucunda 3.5 oktav'lık bir sese sahip olduğumu söylediler. Sesimi gırtlaktan değil diaframdan kullandığımı ve sesimin hiç kısılmamasının da sebebinin bu olduğunu söylediler. Ben o güne kadar bunun farkında değildim. Berlin'den gelen heyet sayesinde sesimin farklılığının nedenini öğrendim. 13 yıldır hastalansam dahi sesimin kısıldığı olmadı. 

Yakın zamanda gerçekleştirmeyi planladığınız başka bir projeniz var mı?
En büyük hayallerimden biri 1882 yılında kurulan ve Avrupa'nın Viyana ve Royal Concertgebouw ile birlikte en iyi üç filarmoni orkestrasından biri olarak gösterilen Berlin Filarmoni ile İstanbul'da bir konser vermek istiyorum. Bunun için gerekli sponsorluk görüşmelerini de belli bir noktaya geldi. Kısmetse bu konserle bir hayalim gerçekleşecek. Ruşen Eşref İnceoğlu'nu dinlemek için burayi tıklayabilirsiniz.  {gallery}Rusen_Esref_Inceoglu1{/gallery}