Dünyanın en büyük ikinci internet güvenlik şirketinin sahibi Hataylı işadamı Melih Abdulhayoğlu'na ait. 700 kişiye istihdam sağlayan, her yıl yüzde 50 oranında büyüyen ve dünyanın beş değişik ülkesinde ofisi bulunan Comodo'nun sahibi Melih Abdulhayoğlu, ilk kez Türk basınında Turk Avenue'ye konuştu.
İngiltere'de küçük bir ofiste 1998 yılında başladığı internet güvenlik şirketi bugün dünyanın Verisign'den sonra ikinci büyük digital SSL sertifika programı sağlayıcısı. Anti virüs pazarında da Norton, Panda, McAfee, TrendMicro, Kaspersky gibi şirketlerin aksine internet kullanıcılarına bedava antivirüs yazılım programı Comodo'yu veren Adulhayoğlu, internetin güvenliği sağlanmadan başarılı bir iş kurmanın mümkün olmadığını savunuyor.
Abdulhayoğlu, Comodo ile ilgili planlarını, hedeflerini, Turk Avenue’ye anlattı. İlk, orta ve lise eğitimini Hatay’da tamamlayan Abdulhayoğlu, çok başarılı geçmeyen lise eğitiminin ardından ailesinin de desteği ile İngiltere’ye okumaya gitti. Brandon Üniversitesi’nde elektronik mühendisliği okuyan Abdulhayoğlu, “En büyük hayalimde elektronik mühendisi olmak. Şu anki işim benim hobim,” diyor.
İlk elektronik devresini 13 yaşında yapan Abdulhayoğlu, bilgisayar güvenliği üzerine 1998 yılında Comodo’yu kurdu. Komodo isimli stratejik düşünerek, avına saldıran hayvanın adını şirkete isim olarak seçen Abdulhayoğlu, bugün Çin, Romanya, Hindistan, İngiltere ve ABD olmak üzere 700’ü aşkın çalışanı ile merkezi ABD’de olan ve en fazla istihdam sağlayan Türk işadamı pozisyonunda.
Abdulhayoğlu, internet güvenliği konusunda idealistik düşünceleri olan bir işadamı aynı zamanda. Bu amacına yönelik internet kullanıcılarına bedava antivirüs programı sunan Comodo, bu pazarda her ay yeni bir milyon kullanıcıya ulaşıyor. Parayla satılan McAfee, Norton, Kaspersky, TrendMicro, Panda gibi virüs önleyici programların aksine bedava program ile “güvenilir internet ortamı yaratma” idealinin peşinden gidiyor. Comodo kendisine slogan olarak da “Creating Trust Online” seçmiş.
Comodo’nun sunduğu antivirüs programının rakipleri Norton, Kaspersky, TrendMicro ile kıyaslanarak yapılan değerlendirmesinde tüm internet güvenlik uygulamalarında yüzde 100 güvenlik sağlayan Comodo, antivirüs pazarında parayı kimden kazanıyor?
Abdulhayoğlu, ticari kuruluşlara antivirüs programını parayla sattıklarını ordan elde ettikleri gelirle de programı kişisel bilgisayar kullanıcılarına bedava sunduklarını dile getiriyor. “300 dolara bilgisayar satın alan birine siz 60 dolara onun güvenliği için program satarsanız, insanları internet ortamında güvenli bir ortama çekemezsiniz. Bu insanlara arabayı satıp sonra yağ değiştirmek için yılda 3 bin dolar isteyeme benziyor,” diyor.
İnternet pazarında yılda yüzde 50 oranında bir büyüme olmadığını vurgulayan Abdulhayoğlu, sektördeki büyümelerini Avrupa’da dünyanın değişik ülkelerinde bilgisayar güvenliği ile ilgili şirketleri alarak sürdüreceklerini söylüyor. Comodo’nun Türkiye ofisi henüz yok Orta Avrupa’da hızla büyüyen Romanya gözde ülkelerinden biri.
Evli ve iki çocuk babası olan Abdulhayoğlu’nun üçüncü çocuğu yolda. Futbol oynamayı seviyor, üniversite yıllarının geçtiği İngiltere’de Arsenal’i, Türkiye’de Beşiktaş’ı tutuyor. 2008 yılında Ernst & Young tarafından New Jersey’de yılın girişimcisi seçilen Abdulhayoğlu, şirketini satma fikrine sıcak bakmıyor. “Biz satılık değiliz,” diyor.
Başarı ve başarısızlık arasındaki ince çizginin vazgeçme ya da devam etmeyle ilgili olduğunu söylüyor. Internet üzerinden iş yapacak gençlere hedeflerine ulaşmak için sonuna kadar ısrarcı olmalarını ve asla vazgeçmemelerini tavsiye ediyor.
Şirketin merkezini Silicon Valley yerine New Jersey olarak seçmelerini de iki sebebe dayandırıyor. “Birincisi Silicon Valley’e giden firmalar teknolojiye ihtiyaç duyan firmalar. Biz zaten teknolojimizi kendimiz üretiyoruz. Onun için San Francisco’da olmaya gerek yok. İkincisi de New York dünyanın ve aynı zamanda insanlığın şu anki merkezi. New York içinde bu kadar güzel manzara görme imkanınız olmadığı için de şirketin merkezini New Jersey olarak seçtik.”
Soyisminin zor söyleniyor olmasından dolayı kısalatmayı düşünüp düşünmediğini sorduğumuzda ise ilginç bir cevap veriyor: "Eğer Arnold Schwarzenegger'in soyadı söylenebiliryorsa, benimki de söylenebilir," diyor. Melih Abdulhayoğlu ile Turk Avenue'nun yaptığı özel söyleşiyi seyretmek için tıklayın.
http://www.turkavenue.com/business-tv.html