
1930'larda Sovyet baskısıyla bir gecede Özbekistan'ı terk eden dedesi, ailesiyle birlikte önce Afganistan'a, sonra Hindistan'a, ardından Pakistan'a, ordan Suudi Arabistan'a en sonunda da 1950'li yıllarda da Adana'ya yerleşti. Okuyan'ın babası Almanya'ya giden ilk işçi kafilesinde yer aldı. Eşi ve çocuklarının Almanya'ya yanına gelmesine izin çıkmayınca Türkiye'ye geri döndü. 1971 yılında da altı çocuklu Okuyan Ailesi ABD'ye göç etti. Hindistan'da kaynakçılık yapmayı öğrenen Baba Mehmet Sabit Okuyan, Amerika'da da ilk işini su ısıtıcılarının bakım, onarım işini üstlenerek buldu. 35 yıla yakın Amerika'daki Türkistanlılara hocalık da yapan Baba Okuyan, 9 yıl önce Türkiye'ye geri döndü.
Babasının ve dedesinin romanlara konu olacak göç hikayelerini dinleyerek büyüyen Okuyan, altı kardeşli ailenin en büyük erkeği. 1989 yılından beri de Manhattan'da 3. Avenue'de 82-83. Cadde arasında Metropolitan Graphic Art Gallery isimli dükkanında çerçeve işi yapıyor. 25 yıllık iş hayatında 250 binden fazla resim, fotoğraf, afiş, çerçeveleyen Okuyan, bu alanda New York'un en tanınmış Türk girişimcisi.
Metropolitan Müzesi'nin resimlerinin de çerçeve işini yapan Okuyan, ''Bu işi yapan başka Türkistanlılar vardı. Ben 1989 yılında işi onlardan devraldım. Dükkanın ilk yeri Broadway 85. Cadde'deydi. Kardeşim bir hafta geldi baktı ve hiç bilmeden bu işe girdik,'' diye anlatıyor ilk günlerini. Dükkana gelip ünlü ressamların posterlerini soran müşterilere ressamları tanımadığı için yok dese de, zamanla ünlü sanatçıların dostu olmayı başardı. Halen dükkanı Amerika'nın en ünlü resim koleksiyoncuların uğrak yeri. Art News sitesi tarafından dünyanın en aktif 200 koleksiyoncusundan biri seçilen Nelson Blitz Jr., gelip dükkanında satın aldığı eserleri çerçeveletiyor. Ünlü Mimar Peter Moneo, Aktör Kevin Bacon, Aktris Sigourney Weaver çalıştığı ünlülerden bazıları. Bugüne dek çerçevesini yaptığı en pahalı eser ise 3.2 milyon dolar değerindeki Ressam Paul Jackson Pollock'a (1912-1956) ait bir tablo. Bir diğer ünlü ressam Andy Warhol'ın (1928-1987) eserleri de yine Okuyan'ın elinden geçiyor.
{gallery}Numan_Okuyan1{/gallery}
25 yıllık mekanın devamlı müşterileri de var. Connecticut, New Jersey, Long Island gibi farklı eyalet ve şehirlerden müşteriler geliyor. ''Nasıl ki insanlar alışık oldukları doktora gitmeyi tercih ederler. Bizim müşterilerimiz de öyle,'' diyor. Amerikalılar'ın duvara çerçeveletip astıkları şeyler sadece resim veya fotoğraf değil. Purodan tutun sütyene, kuştan kelebeğe kadar farklı eşya ve malzemeleri çerçeveletiyorlar. ''Türk kültüründe de var duvara süs eşyası asmak. Biz halı asarız, kilim asarız, işlemeli oya tabloları asarız. Bize çok uzak bir kültür değil,'' diye konuşuyor Okuyan.
Metropolitan Graphic Art Gallery haftanın yedi günü açık. Okuyan, dijital dünyanın etkisiyle eskiden dükkanda tablo satışının yüksek olduğunu ancak şimdi bu oranın yüzde 10'a kadar gerilediğini söylüyor. ''İnsanlar bu tabloları internet üzerinden de alabiliyor. Onun için dükkandaki satış düştü. Amacım burdaki tabloların hepsini online ortama taşıyıp insanların satın almasını sağlamak,'' diyor.
Türk Amerikan toplum hayatında ve dernek faaliyetlerinde de aktif olarak görev alan Okuyan, Türk Amerikan Dernekleri Federasyonu'nun da eski başkanlarından. Türkistan cemiyetinde de aktif olan Okuyan, koyu bir Fenerbahçe taraftarı. İşadamı Ahmet Ertegün'ün kapısını çalıp ''Bina alacağız yardımcı olun,'' diyecek vizyona da sahip. Yönetimden ayrıldığı için proje hayata geçmemiş ve ''Hala içimde bir uktedir,'' diye anlatıyor.
Gençlik yıllarında uzun yıllar futbol da oynayan Okuyan, ''En büyük şansımız bizi bir arada tutmak için çaba harcayan büyüklerimiz vardı. Yaşadıkları zorlukları anlatıp bize yol çizmeye çalıştılar. Bunu başardılar. Bunu biz gelecek nesillere aktarabiliyor muyuz, asıl önemli olan bu,'' diye konuşuyor. Özbekistan'ın Kokand şehrinde başlayan hikaye Manhattan'da çerçeveler arasında sürüyor.