×

Warning

JFolder: :files: Path is not a folder. Path: /home/turkavenue/public_html/images/Tamer_Cerci

×

Notice

There was a problem rendering your image gallery. Please make sure that the folder you are using in the Simple Image Gallery plugin tags exists and contains valid image files. The plugin could not locate the folder: images/Tamer_Cerci

Küresel Enerji Denkleminin Vazgeçilemeyecek Ülkesi

Star InactiveStar InactiveStar InactiveStar InactiveStar Inactive
 
Tamer Çerçi * - 1990’lı yıllardan itibaren Yunanistan-İtalya-Türkmenistan-Mısır-Irak ile enerji nakli konusunda önemli projeler gerçekleştiren Türkiye, hem NABUCCO hem Güney Akım’da yürüttüğü sağlam ve kalıcı politikalarla jeopolitik konumunu son derece kuvvetlendirdi. NABUCCO Projesi ile Avrupa’nın dördüncü büyük enerji arteri haline gelen Türkiye’nin, gerçekleştirdiği bölgesel enerji projeleri ile hem bölgesinde hem de dünya ölçeğinde önemli bir enerji aktörü haline geldiği görülüyor. Türkiye 1990’lı yılların başlarında, Doğu Bloku’nun parçalanması ve Soğuk Savaş’ın bitmesiyle, Karadeniz Ekonomik İşbirliği’ne öncülük etti. Bu açılımı Rusya ile siyasi ve ekonomik ilişkilerin geliştirilmesi vizyonu izledi. Rusya’dan gaz alımını öngören ve 2005 yılında devreye giren  Mavi Akım ardından da 2006’da faaliyete geçen Bakü - Tiflis - Ceyhan Projesi (BTC) ile Türkiye artık dünya enerji denkleminde önemli bir yer tutmaya başladı.

Zaman zaman Mavi Akım projesinin maliyeti ve BTC projesinin uzadığı tartışmaları yaşansa da her iki proje de tamamlandı. Son olarak NABUCCO Projesi’ne imza atan Türkiye artık dünya enerji denkleminin değişmeyen unsuru haline geldi.

Çünkü Türkiye BTC’nin ardından NABUCCO Projesiyle ikinci kez uluslararası enerji koridora haline geldi. Öte yandan Türkasya Stratejik Araştırmalar Merkezi (TASAM) Uzmanı Yard. Doç. Yrd. Doç. Dr. Osman Nuri Aras ise  NABUCCO Projesi ile Türkiye’nin, Avrupa’nın dördüncü büyük enerji arteri haline geleceğini söylüyor.
Bölgesel enerji projeleri ile BTC ve NABUCCO birlikte düşünüldüğünde; Türkiye’nin hem bölgesinde hem de dünya ölçeğinde önemli bir enerji aktörü haline geldiği görülüyor.

TÜRKİYE’4. ENERJİ ARTERİ
TASAM Uzmanı, Yardımcı Doçent Osman Nuri Aras,  Nabucco Hattı’nın büyük bir bölümünün Türkiye’den geçmesi ve AB’nin doğal gaz ihtiyacının yüzde 5’ini karşılayacak olmasının Türkiye’yi Bakü-Tiflis-Ceyhan’dan sonra ikinci kez uluslararası “enerji koridoru” haline getirdiğini vurguluyor. Projenin tamamlanmasıyla Türkiye’nin yıllık 400-450 milyon Euro vergi geliri edeceğine dikkat çeken Aras, şunları söylüyor:

“NABUCCO hattı ile Türkiye, Avrupa Birliği’nin enerji kaynaklarına ulaşmasına aracılık ederek siyasi konumunu da güçlendirdi.  Türkiye’nin enerji stratejisinin önemli boyutlarından biri; Avrupa’nın enerji güvenliğine katkı sağlamak ve bu bağlamda doğalgazda Avrupa’nın dördüncü ana arteri olmaktır. Bu hedef doğrultusunda, 2007 yılında Türkiye-Yunanistan Doğalgaz Enterkonektörünün hayata geçirilmesiyle ilk somut adım atan Türkiye için NABUCCO, gerek söz konusu hedefini güçlendirmesi, gerekse enerji kaynağı ve nakil hattı çeşitlendirmesiyle Avrupa’nın enerji güvenliğinin artırılmasına önemli katkılar sağlayacak. Türkiye, hem yatırım sürecinde, hem de 25 yıllık işletme sürecinde NABUCCO Projesi ile ekonomik açıdan da önemli kazanımlar elde edecek. Doğalgaz boru hattının yapım sürecinde en az 5 bin kişiye istihdam imkanı sağlanması ve 4,5-5 milyar Euro yatırım yapılması bekleniyor.  Böylece ülke ekonomisine canlılık da kazandırılmış olacak. Anlaşmaya göre hattan elde edilecek vergi gelirlerinin dağıtımında boru hattının ilgili ülkelerden geçen uzunluğu kriter olarak alınacaktır. Dolayısıyla hattın faaliyet geçmesi ile elde edilecek vergi gelirlerinin yaklaşık yüzde 60’ı, yani en büyük payı Türkiye’ye kalacaktır. Bu durumda Türkiye’nin hatta elde edeceği yıllık vergi geliri 400-450 milyon Euro olacaktır.”

İLK 5 ARASINA GİRERİZ 
Uluslararası Enerji Ajansı Başekonomisti Dr. Fatih Birol ise enerjide Türkiye’nin gelecek 40-50 yılını belirleyecek gelişmeler yaşandığını söylüyor. Birol’a göre Türkiye bu nedenle önündeki ilk beş yılı iyi değerlendirmek zorunda. Önümüzdeki dönemde Çin ve Hindistan’ın enerji tüketimini artıracağını, İran’ın enerjide önemli bir ülke haline geleceğini ve AB’nin yenilenebilir enerjiye yöneldiğini belirten Dr. Birol şunları söylüyor:

“Ham NABUCCO hem de Rusya ile imzaladığımız Güney Akım projesi çok önemli. İkisinin de alıcısı Avrupa. Bu sayede Türkiye enerjide köprü olabilir, vananın başına geçebilir. Bu Türkiye için AB’ne üye olmak kadar önemli. Bu sayede Türkiye enerji naklinde dünyada önde gelen 5 ülkeden biri olabilir”

GAZ YETECEK Mİ ?
NABUCCO projesiyle ilgili olarak tartışılan en önemli konu, Avrupa’şa taşınacak gazın yetirli olup olmadığı. Projeye gaz tedarikçisi olarak Azerbaycan, Türkmenistan, Özbekistan, İran ve Irak’ın dahil olabileceği belirtiliyor. Son olarak Katar’da projeye tedarikçi olarak sıcak baktığını açıkladı. Ancak, ABD’nin siyasi gerginlik yaşadığı İran’ın gaz tedarikçisi olmasına karşı çıkması, alternatif olarak Irak’tan Avrupa’ya gazın nakledebileceği altertnatifini öne çıkarıyor.

Bu noktada önemli bir başka konu ise Türkiye’nin Rusya’ya olan enerji bağımlılığını azaltması. Uzmanlar Türkiye’nin 8 milyar metreküp daha faazla Azeri gazı olarak Rusya’ya olan bağımlığını azaltabileceğini söylüyor. Bu nokta Avrupa’nın Türkiye’nin projeye gaz alıcısı olarak değil sadece taşıyıcı olarak dahil olmasını istediği de konuşuluyor.

ENERJİDE ULUSLARARASI PROJELER
Türkiye’nin, hem NABUCCO hem Güney Akım’da yürüttüğü sağlam ve kalıcı politikalarla jeopolitik konumunu son derece kuvvetlendirdiğine dikkat çeken Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, "Enerji ile ilgili kalemler aynı zamanda barışın teminatıdır." diyerek şunları söylüyor: "AB'de üç yıl önce Avusturya'nın olumsuz yorumlarını dinlerken, şimdi Avusturya ve Türkiye NABUCCO'nun en önemli ortaklarından biri haline gelmiştir. Dünya globalleşiyor. Ancak enerji sektörü daha hızlı globalleşiyor. Ortak paydaya alabileceğiniz petrol ve doğalgaz gibi tanımlar ve kavramlar uluslararası arenada bir kısım ayrı fikirleri olan ülkeleri ortak paydada birleştiriyor. Bakın bu tanıma uyabilecek ülkeler vardır. Savaş olur; ama enerji alışverişi devam eder. O yüzden enerji ile ilgili kalemler aynı zamanda barışın da teminatıdır."

Aslında son dönemlerde yaptığı uluslararası anlaşmalar dikkat çekse de Türkiye 1990’lı yıllardan itibaren çevresindeki komşu ülkelerle de enerji projelerine girdi. BOTAŞ verilerine göre Türkiye, Yunanistan’dan İtalya’ya, Türkmenistan’dan Mısır’a, Irak’tan Rusya’ya kadar birçok ülkeyle yaptığı anlaşmalarla enerji nakli konusunda önemli projeler gerçekleştirdi. Bu projelerden bazıları şunlar: Türkiye-Yunanistan-İtalya Doğalgaz Boru Hattı, Hazar Geçişli Türkmenistan – Türkiye  - Avrupa  Doğalgaz Boru Hattı, Mısır-Türkiye Doğalgaz Boru Hattı ve Irak-Türkiye Doğalgaz Boru Hattı

TÜRKİYE-YUNANİSTAN-İTALYA DOĞALGAZ BORU HATTI
 AB Komisyonu INOGATE (Interstate Oil and Gas Transport to Europe) Programı çerçevesinde, Hazar Havzası, Rusya, Orta Doğu, Güney Akdeniz ülkeleri ve diğer uluslararası kaynaklardan sağlanacak doğal gazın Türkiye ve Yunanistan üzerinden, Avrupa pazarlarına nakli için Güney Avrupa Gaz Ringi Projesi geliştirildi.
Projeye göre, Türkiye-Yunanistan Doğal Gaz Boru Hattı'nın Türkiye sınırları içinde kalan güzergahı, mevcut

Karacabey Pig İstasyonu'ndan başlayacak ve İpsala/Kipi'de sona erecek. . Marmara Denizi'nde 17 km. uzunluğunda bir deniz geçişi olan hat, 209 km.'si Türkiye sınırlarında olmak üzere toplam uzunluğu yaklaşık 300 km. 31 Ocak 2007 tarihinde İtalyan ve Yunan hükümet temsilcileri Atina’da Yunanistan-İtalya bağlantı hattına ilişkin resmi anlaşmayı imzaladı. Türkiye-Yunanistan-İtalya Enterkonnektörü (ITGI) Hükümetlerarası Anlaşması ise 26 Temmuz 2007 tarihinde Roma’da hayata geçirildi.. Proje kapsamında Yunanistan’a 3,6 bcm/y ve İtalya’ya 8 bcm/y gazın Türkiye üzerinden taşınması planlanıyor.  Hat 2012’de devreye girecek.

HAZAR GEÇİŞLİ DOĞALGAZ BORU HATTI
Hazar Geçişli Türkmenistan – Türkiye  - Avrupa  Doğalgaz Boru Hattı Projesi ile Türkmenistan'ın güneyindeki sahalarda üretilen doğal gazın Hazar geçişli bir boru hattı ile Türkiye'ye ve Türkiye üzerinden Avrupa'ya taşınması amaçlanıyor.  29 Ekim 1998 tarihinde, Türkiye ve Türkmenistan Devlet Başkanları tarafından Hazar geçişli Türkmenistan-Türkiye-Avrupa Doğal Gaz Boru Hattı Projesi'nin gerçekleştirilmesine yönelik bir Çerçeve Anlaşması imzalandı. 21 Mayıs 1999 tarihinde de  BOTAŞ ve Türkmenistan hidrokarbon kaynaklarının kullanımı için Türkmenistan ile 16 Milyar m3 doğal gaz alımı için 30 yıl süreli Doğal Gaz Alım-Satım Anlaşması imzalandı.

MISIR-TÜRKİYE DOĞALGAZ BORU HATTI
Doğal gaz arz kaynaklarının çeşitlendirilmesi ve doğal gaz arz açığının bir kısmının da Mısır'dan sağlanacak gaz ile karşılanması amacıyla Mısır-Türkiye Doğal Gaz Boru Hattı Projesi geliştirildi. Proje kapsamında 17 Mart 2004 tarihinde Kahire'de, Türkiye'ye gaz ithalatı ve Türkiye üzerinden Avrupa'ya gaz iletimi hususlarına ilişkin Çerçeve Anlaşma imzalandı. Anlaşma uyarınca, Mısır’ın Türkiye’ye yılda 2-4 milyar metreküp; Türkiye üzerinden Avrupa pazarlarına ise yılda 2-6 milyar metreküp gaz ihraç etmesi öngörülüyor. 16 Şubat 2006 tarihinde iki ülke arasında doğal gaz alanında karşılıklı işbirliği ve çalışmaların devamı amacıyla bir mutabakat zaptı imzalandı. İmzalanan mutabakat zaptı çerçevesinde Suriye’nin de katılımıyla çalışma grupları oluşturularak, projenin yapılabilirliği inceleniyor.

IRAK-TÜRKİYE DOĞALGAZ BORU HATTI
Proje; Irak'ta bulunan doğal gaz sahalarının geliştirilerek, üretilecek olan gazın bir boru hattı ile Türkiye'ye getirilmesi amacı ile geliştirildi. Proje, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile Irak Cumhuriyeti Petrol Bakanlığı arasında imzalanan anlaşmalarla başlatıldı. Irak’taki gelişmeler ve Avrupa piyasasının ihtiyaçları göz önüne alınarak BOTAŞ, TPAO ve TEKFEN tarafından Proje’nin yeniden canlandırılması için yeni bir çalışma başlatıldı. Projede hedef, şartların elvermesi durumunda Irak gazını Türkiye’ye ve Türkiye üzerinden Avrupa’ya ulaştırması.

DOĞAL GAZ YERALTI DEPOLAMA PROJELERİ
BOTAŞ, doğal gaz sisteminin düzenlemesi ve dağıtımını sağlamak için değişik depolama projeleri üzerinde çalışmalarını sürdürüyor. Bunlardan, Kuzey Marmara ve Değirmenköy Doğal Gaz Yeraltı Depolama Projeleri 20 Temmuz 2007 tarihinde yapılan törenle hizmete alındı. Bu kapsamda ikinci önemli proje ise Tuz Gölü Doğal Gaz Yeraltı Depolama Projesi.Yapımı için Dünya Bankası'ndan kredi sağlanan projenin ihale çalışmaları sürüyor.

* Tamer Çerçi, İstanbul Ticaret Odası Basın Danışmanı
{gallery}Tamer_Cerci{/gallery}

Facebook

Youtube