İş Hayatında İflah Olmaz Şark Kurnazlığımız

Star InactiveStar InactiveStar InactiveStar InactiveStar Inactive
 
Geçen gün New York'ta bir yemekte uzun yıllardır moda sektöründe çalışan başarılı bir Türk yönetici, Türkiye'den gelip New York'ta mağaza açmak isteyen bir şirketle yaşadığı deneyimi paylaşıyordu: ''Bir yıla yakın zaman harcadık, emek verdik. Gidip başkalarıyla anlaşıp yola devam ettiler. Emeklerimiz de zayi oldu. Beş kuruş da para alamadık.''

Bu ilk değil buna benzer sayısız hikayeyi emlak işiyle uğraşandan, avukattan, muhasebeciden, seyahat acenta sahibinden dinledim. Hikaye kısaca söyle gelişiyor: Türkiye'den Amerika'ya iş kurmak için gelen işadamı veya yönetici, her önüne gelenden istediği bilgiyi almak adına konuştuğu her kişinin ağzına bir parmak bal çalıyor: ''Sizinle de çalışırız, iş yaparız,'' diye mavi boncuk dağıtıyor. Gerekli bilgileri topladıktan sonra da elde ettiklerini kar bilip ilgili şahsı devre dış bırakıp kendi yoluna devam ediyor. Gerekirse 5 milyon doları bir işe yatırıp batırmayı göze alıyor ama öncesinde bir biline vereceği 10 bin dolar gözüne çok görünüyor. Onun içindir ki, pek çok şirket girişimi daha yılını doldurmadan kapanmak, satılmak veya devredilmek zorunda kalıyor.

Amerika'da iş yapma kültürü ne Orta Asya'dakine, ne Orta Doğu'dakine, ne de Avrupa'dakine benzer? Orta Doğu bir şeyhin yeğeniyle ortak olup yolunuzu bulabilirsiniz, Orta Asya'da bir diktatörün eteğine yapışıp işinizi büyütebilirsiniz, Avrupa'da kuzeniniz veya bir akrabanızla etnik pazar avantajını kullanarak iş yapabilirsiniz ancak Amerika'da işler hiç de bu pazarlardaki gibi işlemez. Eğer benzer yollar ararsanız kafanız üstü çakılırsınız. Paranızla rezil olursunuz.

Dünyanın en büyük 250 inşaat şirketi içinde 38 Türk şirketi var. Neden bunların hiç birinin Amerika'da yaptığı tek bir iş yok? Türkiye'de İstanbul Sanayi Odası ilk 500 büyük şirket arasında ABD'de faaliyet gösteren şirket sayısı neden 15'i bulmuyor?

Avrupa'nın aksine Amerika'da ön plana çıkan Türk işletmeler Türkiye kökenli şirketler değil, ABD'de okumaya, çalışmaya gelenlerin kurduğu şirketler. Kent Corp., Chobani, Benchmark, Comodo, Unique Settings of New York, bunlardan bazıları. Peki nasıl oluyor da, Türkiye'de milyonlarca dolar maddi imkana sahip şirket Amerika pazarına girmeye cesaret edemezken, Amerika'ya cebinde 300 dolarla okumaya gelen öğrenci işini büyütüp sözü geçen bir işadamı haline geliyor? Çünkü sistemin nasıl işlediğini çekirdekten öğrenme imkanına sahip. Burada el yordamıyla, kulaktan dolma, okuldaki yeğene işi havale edip büyümek mümkün değil. Deneme yanılma yöntemiyle iş yapmanın külfeti de ağır. 

Ofisimin karşısında iki kişinin çalıştığı bir şirket vardı. Masaların üzerinde yüzlerce kartvizitle dolu ve büroşürlerinde deneyimlerin 30 yıla yaklaştığı yazıyordu. Şirketin isminden uzun süre ne iş yaptıklarını kavrayamadım. Bir gün karşılaştığımızda 'tam olarak ne iş yapıyorsunuz' diye sordum. Yaptıkları iş sadece avukata ihtiyaç duyanlara uygun avukatı bulmakmış. Miras, boşanma, göçmenlik. Aklınıza ne gelirse? ''Size bunun için para mı ödüyorlar?'' diye sordum. İşin ne kadar önemli olduğunu anlattı. Bu işten kazandıkları parayla iki kişi Fifth Avenue'de bir ofiste iş yapıyordu. Ne kadar kazandıklarını ben tahmin edemedim. Yani demem o ki, eğer niyetiniz Amerika'da iş yapmaksa, ''Şark kurnazlıklarını'' bir kenara bırakın. Bir kaç yıl önce Türkiye'nin önde gelen bir cam şirketinin sahibi, Amerika müdürü ile ofise ziyarete gelmişti. İhtiyaç duydukları avukat, muhasebeci, emlakçı ve oto galeri bulmaları konusunda yardımcı olup olmayacağımı sordular. Gerekli tüm kontak bilgieri 15 dakikada yazıp ellerine verdim. Patron, müdürüne dönüp, ''Bak Amerika'da yakın temasta bulunmak gereken kişi bu arkadaş, bundan sonra irtibatı kopartma,'' diye sıkı sıkı tembih etti.

Bir daha seslerini duymadım. Neden sonra öğrendim ki aynı kişiler bir avukatla, bir muhasebeciyle de aynı şekilde ihtiyaçlarını paylaşmış. Gerekli bilgileri almışlar. Yani bir nevi piyasadan teklif topluyorlarmış. Beni kandırdıklarını sandılar, aynı şekilde diğer profesyonelleri de. Ama unuttukları bir şey var. El yordamıyla, şark kurnazlığıyla ancak bir yere kadar yolunuz var. Amerika'da ister Batı'ya gidin, ister Doğu'ya, sonunuz Okyanus. Bunu iyi bilin.

TÜRKİYE'NİN İSO 500 SANAYİ KURULUŞUNDAN ABD'DE ŞİRKETİ OLANLAR
- Borusan Mannesmann Boru San. ve Tic. A.Ş.
- Ege Seramik San. ve Tic. A.Ş.
- Erak Giyim San. ve Tic. A.Ş.
- Er-Bakır Elektrolitik Bakır Mamülleri A.Ş.
- Feza Gazetecilik A.Ş.
- Gap Güneydoğu Tekstil San. ve Tic. A.Ş.
- İstikbal Mobilya San. ve Tic. A.Ş.
- Kordsa Global Endüstriyel İplik ve Kord Bezi San. ve Tic. A.Ş.
- Küçükbay Yağ ve Deterjan Sanayi A.Ş.
- Sarar Giyim Tekstil Enerji San. ve Tic. A.Ş.
- Sarkuysan Elektrolitik Bakır San. ve Tic. A.Ş. 
- Vitra Karo San. ve Tic. A.Ş.
- Zorluteks Tekstil Tic. ve San. A.Ş.

Twitter'dan takip etmek için @cmlzyrt

Facebook

Youtube